Tulumba



Deniz seviyesindeki olağan basınç düzeyi, yani 1 atm=1.03x105 N/m2; 1033 cm yüksekliğindeki bir su sütununun, taban alanına uygulayacağı basınca eşittir. Dolayısıyla, kuyunun dibindeki suyun yüzeyine etki eden 1 atm’lik basınç, bu suyu; kuyuya sarkıtılıp suyun içine daldırıldıktan sonra içindeki hava da emilmiş olan bir boruda, 1033 cm yükseltebilir. Alttaki şekilde çizimi görülen su tulumbası bu ilkeye göre çalışır. Tulumbanın kolunu aşağıya doğru bastırmak suretiyle, kola bağlı bulunan ve borunun içinde hareket edebilen bir pistonu yukarı doğru kaldırarak, borunun içindeki havayı emmek; ki bu sırada, aradaki tek yönlü kapaklar yukarı doğru açılarak, pistonun altındaki yani suyun üstündeki havanın geçişine izin verir; sonra da kolu yukarı kaldırmak suretiyle pistonu aşağıya doğru iterken, bu arada kapanmış olan tek yönlü alt kapak nedeniyle boruya geri dönemeyen havayı, tulumbanın ağzından dışarı zorlamak. Yani ‘emmek-basmak’ suretiyle...



Kolu bastırarak pistonu kaldırırken, kuvvet uygulanmıyor değil: Atmosfer basıncıyla borunun içindeki basınç arasındaki farkın yol açtığı kuvvetle, sürtünme kuvvetinin toplamını yenmek gerekiyor. Fakat, kol kalkar ve piston aşağıya inerken, pistonun üst yüzeyindeki atmosfer basıncı alt yüzeyindeki basınçtan daha yüksek olacağından ve bu basınç farkı sürtünme kuvvetini yenebileceğinden, kola kuvvet uygulamak gerekmeyebilir.